“Öyle zamanlar olur ki soruların başına gelebilecek en kötü şey yanıttır.” Romain Gary/ Kral Salomon’un Bunalımı Perdesiz soruları tıpkı perdesiz gitar gibi notaları arayarak çıkarıyorsun. Soru sorma işi de öyle geliyor bana. Hep aranıp duracaksın. Buldukların sana yetmeyecek. Dahasını isteyeceksin. İnsanlar kendi kendilerine akıllarında kurdukları hapishanelerde yaşarlar. Nedense? Daha …
AYRINTILAR...BANA ŞAİR OLDUĞUNU SÖYLE YA DA SONSUZA KADAR SUS – Serdar AYDIN
Jim Jarmusch’un son filminin adı “Paterson.” Bu ad, aynı zamanda bir yer adı. New Jersey eyaletine bağlı Paterson şehri, Amerikan şiir dünyasının önemli şairlerinden iki tanesinin yaşam alanı. William Carlos Williams ve Allen Gingsberg, hayatlarının kimi bölümlerinde bu kasabada yaşamışlar. Filmin başkahramanının adı da Paterson. Kahramanımızın görünen işi otobüs şoförlüğü. …
AYRINTILAR...ÖYKÜ KARAKTERİN İZİNDEN YÜRÜR – Murat DARILMAZ
Öyküde karakter öğesini yazardan ayrı, bağımsız olarak düşünmekte fayda var. Yazarın düşüncesi, ideolojisi, değer yargıları, nesnel özellikleri karakterle ilgili olmamalıdır. Onun üzüntüsü sevinci, karakterin üzüntüsü sevinci olamaz. Karakter metnin içindeki gerçekliğe, metnin yapısına ve kurgusuna uygun hareket eder. Uygun hareket ettirilmediğinde yazarın kuklasına dönüşür. Kendi yapaylaştığı gibi öyküye de yapay …
AYRINTILAR...SÖZCÜKLER VE ANLATTIKLARI – Gökhan TOK
Konuşurken, yazarken, iletişim kurarken, derdimizi ifade edeceğimiz her alanda işimiz sözcüklerle. Sözcüklerle her şeyi anlatırız. Bunun yanında sözcükler de bize pek çok şey anlatır. Etimoloji ya da bir deyişle sözcüklerin köken bilimi, onların dilimize nasıl girdiğini, hangi aşamalardan geçerek bugün kullandığımız şekillerine ulaştığını yani kısaca kökenlerini bize anlatıyor. Bir sözcüğün …
AYRINTILAR...DİP BİLGİSİ II – Tarhan GÜRHAN
Eğer insanoğlu evrimini tamamladıysa hepimizin vay haline! Çünkü cehalet bizi bir arada yaşayamaz hale getirdi. Öfke doğurdu. Hep dipten beslendi. Umutsuzluk doğurdu. Dibi çamurlu, üstü gökdelenli bir memleket olduk. Kimse de cehaletine sahip çıkmadı. O zaman bu kadar cahil nereden çıktı!? Televizyondan! Kolayına kaçmak için değil, inandığım için televizyon diyorum. …
AYRINTILAR...BİR YÜKSEL ARSLAN METAFORU: ARTURE’LER – Serdar AYDIN
“Tütün” ile “Ateş” arasındaki edimsel ilişki, varlıksal ve karmaşık bir olgudur. Ateş, tütünü yakar. Yanma anında beş duyuyla ilişkilenen ve algı içeriğini oluşturan bir metamorfoz yaşanır. Ateşin yakması ve tütünün yanması, kaçınılmazdır ve doğaları gereğidir. Bu kaçınılamaz ve metaforik ilişki, farklı örneklerle çoğaltılabilir: Aşık ile Maşuk, Yol ile Yolcu, Ölüm …
AYRINTILAR...ÇIĞLIK, ELBETTE! – Ali Hikmet EREN
Şiir söz konusu olduğunda, iktidar alanını şu ya da bu şekilde dayatan, elindeki imkânları sonuna kadar kullanarak egosunu test eden şairler hep olmuştur, oluyor. Ego’yu, yaratı’nın bir gereği olarak görmek doğalsa da, şairin iktidar olma, hep ‘orada’ kalma, şiiri bir ‘benzemeyenine’ bırakamama hastalığını bir türlü anlayabilmiş değilim; hala değilim! …
AYRINTILAR...BU ŞEHİRDE YAŞAMAK AYRICALIK OLMALI – Esme ARAS
“Ve birden kafana dank eder: Buraya ait değilsin sen! Bu kentte bir hiçsin, bir fazlalık, yabancı bir unsur. İçine anlatılmaz bir yılgınlık çöker. Birazdan hava kararacak ve yine o soğuk pansiyon odasına döneceksin. Türkiye düşünülmeyecek kadar uzak.” Ankaralı yazar Sedat Erden, iki öykü kitabından sonra Mayıs 2011’de Artshop Yayıncılıktan çıkan …
AYRINTILAR...DİP BİLGİSİ 1 – Tarhan GÜRHAN
Bir toplum dibini nasıl görür? “Dip bilgisi” nasıl edinilir? Zor ve zamansız sorular. Alkoliklerine bakarak elbette. Madde bağımlılarına bakarak, sokakta yaşayan evsizlere bakarak, cezaevlerine bakarak, huzurevlerine bakarak, çocuk esirgeme evlerine bakarak, hastanelerine bakarak vs. “Dip”, “dibi bulmak”, “dibe vurmak”gibi kavramlarla ilgilenmek, çamuru göze almak demektir. Buna da kimse yanaşmadığından …
AYRINTILAR...ŞİİRİN AKŞAMÜSTÜNDE UZUN SAÇLI BİR ULAK – Serdar AYDIN
“Çünkü dünyayı idrak ediyorduk ama ne dünya ne idrak bizi öldürebiliyordu. Demek biz bunlardan biraz daha fazla bir şeydik.” (1) Şairin “yazdığı” ile “yaşadığı” arasındaki ilişki, kuramsal olarak Dünya ile Ben arasında vukuu bulan her şeyi “içerir.” Bu içerim, ontolojik bakış açısıyla, real ve irrealvarlık tabakaları arasındaki etkileşimli …
AYRINTILAR...