“Belli tarihsel koşullar altında belli bir sanat hareketinin neden başarılı olduğunu anlamak, himaye sisteminin özelliklerini ve iktidar sahiplerinin ideolojik gereksinimlerini incelemeyi gerektirir.” (1) “…sanat, içinde üretildiği toplumsal koşullara tepki verir.” (2) “Sanat, tıpkı bilim gibi, emir-kural aramaz, özü gereği onlara tahammülde edemez. Sanatsal yaratının kendi yasaları vardır-bilinçli olarak toplumsal bir …
AYRINTILAR...ŞARJ – Gökhan TOK
Diyelim ki tatile gittiniz ama telefonunuzun şarj aletini yanınıza almayı unuttunuz. Üzülmeyin, bir yakınızı arayıp size kargoyla şarj aletinizi göndermesini isteyebilirsiniz. Aslında kargo ve şarj sözcüklerinin kökeni ortak. Kelt dilinde yük arabası anlamına gelen karros sözcüğü. Galya’nın Romalılarca işgalinin ardından bu sözcük, carrus olarak Latinceye geçmiş. Araba anlamına gelen İngilizce …
AYRINTILAR...SÖZ BÜYÜCÜLERİNE MEKTUPLAR – Esme ARAS
“Onlar, piyano çalan, resim yapan, şiir yazan, beste yapan, birkaç dil bilen şiir kadınlar… Kimi sarayda yaşamış, kimi meydanlarda halkı coşturmuş, emekten yana mücadelenin öncüsü olmuş, sözcük büyücüsü kadınlar… Aşkı, sevdayı, sanatı ve düşlerini kuşanmış, öykü ve roman kadınlar… Edebiyatın kar altındaki gülleri… Hâlâ parlak, dipdiri ve aydınlıklar…” Yıllar önce …
AYRINTILAR...KAPİTALİZMİN VE İNTİHARIN LANETİ – Serdar AYDIN
“Çocuklarınızın çocukları kendilerini bir dükkânda, bir yolda, boş bir yerde yalnız olarak düşündüğünde aslında yalnız olmayacaklar. Dünyanın hiçbir yerinde tamamen ıssız bir yer yoktur. Geceleri, şehir ve kasabalarınızın caddeleri boşalmış gibi görünse de, aslında, bir zamanlar oralarda yaşamış ve bu güzel toprakları gerçekten seven ruhlarla dolu olacaktır. Beyaz adam …
AYRINTILAR...BALIK KAVAĞA ÇIKINCA – Gökhan TOK
Kavak ağaçlarının hayatımızda önemli bir yeri var. Pek çok ağaç dururken kavak ağacı hakkındaki deyimler dilimizde sıklıkla dile getiriliyor. Balık kavağa çıkınca, ya da başında kavak yelleri esiyor gibi deyimleri duyarız. Bu deyimlerde akla gelen her seferinde ağaç olur. Söz gelimi balık kavağa çıkınca deyiminde balığın kavak ağacına çıkması olanaksız …
AYRINTILAR...GECELEYİN GÖKYÜZÜ ve YILDIZLAR – Gökhan TOK
Yaz geceleri berrak gökyüzüne baktığımızda yıldızları görüp etkilenmemek elde değil. Milyonlarca yıldız sanki hep birden bize göz kırpıyor gibi görülebilir. Bu manzarayı görüp de etkilenmeyen yok gibidir. Geçmişte de insanlar yıldızlara bakıp etkilenmişler ve onlara doğaüstü güçler yüklemişler. İnsanların yıldızlardan ne kadar etkilendiğini sözcüklerin izini sürerek öğrenebiliyoruz. Sümerler zamanında İnanna adıyla …
AYRINTILAR...CAZIN KARTALLARI – Esme ARAS
MÜZİK, KENDİ ÖZGÜRLÜĞÜNÜ YARATIR Türkiye’nin en eski, hatta kimilerine göre en iyisi olan Hava Kuvvetleri Caz ve Dans Orkestrası; Bando ve Armoni Mızıkası (1955) bünyesinde askeri personele moral kazandırma, yurt içi ve yurt dışındaki konserler ve etkinliklerde ülkemizi başarıyla temsil etme amacıyla 1961’de faaliyetlerine başlamıştır. 2005’te “Cazın Kartalları” adını alarak …
AYRINTILAR...BELLEK MEKANLARI – Serdar AYDIN
“Meyhâne mukassi görünür taşradan ammâ Bir başka ferah başka letâfet var içinde” Nedim Unutuş, huzurun garantisidir. Unutabildiğiniz ölçüde rahatlar; geçmişin, yaşanmışlıkların, insanların, olayların ve olguların yarattığı gerilimden kurtulabilirsiniz. Bireysel varoluşunuzun en kara anları, unutmak ediminin tılsımıyla temize çekilir, aydınlanır, karanlığı aşar. Unutmamak ya da unutamamak ise ıstıraplı anların geri …
AYRINTILAR...AMMA DA MATRAK HA! – Gökhan TOK
Kimi zaman duyarız, gülünç eğlenceli bir durum karşısında “amma da matrak ha” derler. Kimi komik kişiler için de “çok matrak adamdır” tabiri kullanılır. Peki matrak ne demek acaba? Sözlüklerde matrak sözcüğü için iki açıklama var: İlki Arapça terk sözcüğünden türetilmiş metruk sözcüğünün bozulmuşu. Terk edilmiş anlamına geliyor. Ne var ki …
AYRINTILAR...ŞİİRİN VE TUTKUNUN RESMİ – Karen Van Schalkwyk
Çeviri: Bilge Demir “Şairlerin ölümü, dünyayı saran karanlık tonda bir çınlama neşrediyor. Onlar her bir insanda en tuhafa, en kıymetliye, huzur bozana ve ötesine uzanırlar; tüm zamanların kutsal olanlarına. Onlar vücutlarıyla gömülmekle kalmazlar, bizi sallayıp kafamızı karıştırır, yaşamı uyandırırlar; dilleri evrenseldir; Ingrid Jonker’da bunlardan biridir.” Böyle yazdı; “A Crown …
AYRINTILAR...