ANA SAYFA

EDEBİYAT BULUŞMASI

MedaKitap yazarları Kasım döneminde çıkan kitaplarını imzalıyor. Bütün edebiyat dostlarını 18 Kasım Cumartesi günü saat 16.00’daki buluşmamıza davet ediyoruz. Yer: Route, Selanik 2 Cad. No:70 Kızılay / Ankara

AYRINTILAR...

BİR KÜLTÜR ŞEHRİ ANKARA – Esme ARAS

“Ankaralılar için, yaz gecelerinde dere boylarında yapılan gezintiler, kemerli taş köprüler, değirmen arklarında çamaşır yıkayan kadınlar, sürüler halinde yüzen ördekler bir uzak geçmişten fotoğraf karelerine yansıyan hayallere dönüşmüştür.” Erman Tamur, çalışmalarını Ankara’nın tarihi ve kültürel değerleri üzerine yoğunlaştıran bir araştırmacı-yazar. “Ankara Keçisi ve Tiftik Dokumacılığı-Tükenen Bir Zenginliğin ve Çöken Bir …

AYRINTILAR...

DEĞİNİLER – Murat DARILMAZ

  Ah şu mükemmeli arama duygusu! Sözcüklerin, cümlelerin, metinlerin mükemmeli farklı, düşüncelerin mükemmeli farklı. Düşüncenin mükemmeli olabilir mi emin değilim ama düşünme ediminin kesin olur diyebilirim. Düşünmenin sistematiği olur, disiplini olur ve bunu mükemmel bir şekilde organize edebilirsin. Zaten felsefe bilimi de bunun gereklerini, yöntemlerini gösteren bir bilim dalı değil …

AYRINTILAR...

RAH.3, DAVİD HELFGOTT VE PAZARLAMA’NIN ACIMASIZLIĞI – Serdar AYDIN

David Helfgott… Müziğe olan tutkusu, elbet ki çok başka gerekçeler de vardır, akıl sağlığını yitirmesine neden olmuş bir piyanist. Rachmaninoff’un 3. Konçertosu’nu seslendirebilmek için verdiği mücadele “akıl yitimi”ne ve 12 yıl süren uzun bir psikolojik tedavi görmesine neden olmuş sıra dışı bir icracı. Delilik ile dahilik arasında salınan ömrü, mutlak anlamıyla …

AYRINTILAR...

İÇ SAVAŞ – Gökhan TOK

Sokağın sonundaki evden ateş ediliyor. İç savaştan önce bahçesinde erik ağacı bulunan bir evdi bu. Şimdi içeriden silah atıyorlar. Karanlıkta her on dakikada bir beş mermi yakıyorlar. Bulunduğum yerden namluların alevini göremiyorum ama seslerini duyuyorum. Nişan almadan, yalnızca gözdağı vermek için rastgele ateş ediyorlar. Seslerden anlıyorum kalabalık olduklarını. Farklı tüfeklerin …

AYRINTILAR...

KANATLARI OLMAZSA – Serdar AYDIN

Pencere camının üzerinde öylece duruyordu. Hareketsizdi. Ara sıra kanatlarını kıpırdatıyor, ön ayaklarıyla burnunu sıvazlıyordu. Bir burnu var mıydı, emin değilim. Ama ön ayaklarını sürttüğü ve temizlendiğini varsaydığım bölgeye burun demekten çekinmiyordum. Aniden hareketlendi. Kanatlarının hızı, camın yüzeyinde bir esinti yarattı. Konumu sürekli farklılaşıyordu. Uçuşunun rotası değişkendi. Aslında çok eksenli devinimini …

AYRINTILAR...

40. KAT – Murat DARILMAZ

“Son üç kat kaldı.” Ustasının aldırış etmediğini görünce kalfa tekrarladı; “Kırkıncı kata üç kaldı usta.” Karşıdaki gökdelenin camlarına bir başka gökdelenin gölgesi düşüyordu. Molada en çok gökdelenleri seyretmeyi seviyordu; o zaman çocuklarının okul sezonunun yaklaştığını unutuyor, poşetindeki tütünden çıkarıp iki üç adet ardı ardına sarıyor, mola bitimine kadar içiyordu usta. …

AYRINTILAR...

MUALLA İÇİN YARI TOPLUMSAL BİR YAZI – Ali Hikmet EREN

  geçenlerde kül dergisinin eski sayılarını karıştırırken ‘mualla için toplumsal bir şiir’i yeniden okudum (kül, kasım 2002, sayı 30). şiir, ispanyol şair franco colté’ye ait. şiirin çevirisi bilal kolbüken tarafından yapılmış ve ilk çevirisi olmasına rağmen, türkçe yazılmış sıkı bir şiir havası var çevirisinde. çevirinin kurallarını fazlaca zorladığı, özellikle de …

AYRINTILAR...

TAŞTAN BİR EVDE – Gökhan TOK

Taştan Bir Evde Savaş yılları sırasında yaşamışlar bu evde. Sonra biz taşındık burada öldüklerini bilmeden. Yalnız küçük kızları kurtulmuş kıyımdan; komşuları tarafından alınıp kim bilir nereye götürülmüş. Hiç haberimiz olmayacaktı ya, arka bahçeye, tulumbanın kırık kolunu onarmaya gittiğimizde bezden bir bebek buldu babam onların unuttuğu. Belki de küçük kıza aitti …

AYRINTILAR...

CONTEMPOARY ART, PİYASALAR SİMSARLAR VE SAHRA ALTI AFRİKA – Serdar AYDIN

  Sanatın ne olduğu ya da olmadığı üzerine birçok fikir üretilebilir. Algılayıcının algı derinliğinden, yapıtın form niteliklerine kadar birçok unsur bu fikirlerin payandası olabilir. Yani mutlak anlamda bir spekülasyon veya görecelik söz konusu her durumda. Kuramsal düşüncenin gelişimi görecelik oranını ve spekülasyonu olabildiğince artırıyor. Sanat değerinin ne olduğu, artık muğlak …

AYRINTILAR...